Mars (Merih)'te Hayat Var. İnsanlar Var Hatta Ümmeti Muhammed Var ! "
A.B.D.’nin çok büyük masraflarla Ay’a gitmeye hazırlandığı sıralarda keşif sahibi bir veli (Süleyman Hilmi Tunahan (k.s.) İstanbul’da Topçular Camiinde kürsüye çıkıp insanlığa sesleniyordu:
" –A.B.D. Ay’a gitmeye hazırlanıyor. Fakat bu masraflara yazık… Bu gayret Mars için olsa çok isabetli olurdu… Çünkü Ay’da hayat yok. Ay kupkuru. Fakat Mars’ta hayat var!… Orada insanlar var…Su var…Orada Hz.Kur’an aynen var!?… Hz.Muhammed (a.s.) oradakilerin de peygamberi… Yani; orada Ümmet-i Muhammed var… Hatta orada varisi Resullerin evlatları var… Ve yine orada İslamiyet’e sarılma bizden çok fazla. Orada Kur’an ahkamı hakim… Ve nihayet o insanlar Hz. Kur’an’a sarıldıklarından dolayı teknolojik olarak bizden çok öndeler!…
Size bir haber daha vereyim; Bu iki insanlık buluşmadan Kıyamet kopmayacak… Fakat; Dünya insanları Marslılarla buluştuklarında Hz. Kur’an’ın orada da aynen var olduğunu görünce İslam’ı inkar mümkün olmayacak… Fakat bu iman (İman-ı yeis) ve (Suri İman) olacak… Yani; vakit çok geç olmuş olacak."
Süleyman Hilmi Tunahan (K.S)
Birinci Kat Semâ Keşfedilecek Herkes İman Edecek Ama...
Kafirler birinci kat... semayı keşfettikleri zaman orada Vahy'in indiği yeri ve ayet-i kerimelerde haber verilen bazı emareleri görürler. Dünyaya gelip gördükleri o hakikatleri bütün insanlara haber verdiklerinde herkes "La ilahe illallah" diyerek imana gelir. Lakin hiç birinin imanı kabul olmaz. Çünkü imanın şartı gayba iman etmektir.
(gayb gözle görülemeyen akılla anlaşılamayan duyu organları ile hissedilemeyen şeylerdir.)
Bu dünyaya en uzak yıldız ne kadar mesafede ise oradan birinci kat semaya da o kadar mesafe vardır. Fenciler henüz birinci kat semayı keşfedemediler. Ne zaman bu Türkiye'nin büyüklüğü kadar ayna yaparlarsa belki o zaman birinci kat semayı öğrenebilirler. Batıl bir görüş olan "sonsuz uzay boşluğu" iddialarının ne kadar yanlış olduğunu gözleri ile görürler.
Süleyman Hilmi Tunahan (kuddise sirruhu)
Uzayda (Melekler ve cinler haricinde de) hayat olduğuna işaret eden ayet ve hadisler;
"Gökleri, yeryüzünü ve bunlar içinde üretip yaydığı canlıları yaratması da Onun (varlığının ve yüceliğinin) delillerindendir. O, dilediği zaman bunların hepsini bir araya toplamaya da güç yetirir.[Şûra, 42/29]
"İnsanlar Ay'a gitmek yerine Merih'e (Mars'a) gidebilselerdi oradaki mümin kardeşleri ile tanışacaklardı" (Süleyman Hilmi Tunahan kuddise sirruh)
****
“Gün gelecek sûra üflenecek, Allah’ ın dilediği dışında, göklerde ve yerde olan herkes müthiş bir korkuya kapılacak. Hepsi boynu bükük vaziyette O’nun huzuruna varacaklar.” (Neml, 27/87)
****
“Sûra üflenir; Allah’ ın diledikleri dışında, göklerde ve yerde kim varsa çarpılıp cansız yere düşer. Sonra ona bir daha üflenir: Bir de bakarsın bütün insanlar, kabirlerinden ayağa kalkmış, etrafa bakınıp duruyorlar”(Zümer, 39/68).
****
“De ki: “Hamd O Allah' a olsun ki size er-geç alâmetlerini gösterecek siz de onları tanıyacaksınız. Senin Rabbin, sizin yaptıklarınızdan habersiz değildir”(Neml, 27)93)
mealindeki ayetin açıklaması;
Kafirler birinci kat semayı keşfettikleri zaman, orada Vahy'in indiği yeri ve ayet-i kerimelerde haber verilen bazı emareleri görürler. Dünyaya gelip gördükleri o hakikatleri bütün insanlara haber verdiklerinde herkes "La ilahe illallah" diyerek imana gelir. Lakin hiç birinin imanı kabul olmaz. Çünkü imanın şartı gayba iman etmektir.
(gayb, gözle görülemeyen, akılla anlaşılamayan, duyu organları ile hissedilemeyen şeylerdir.)
Bu dünyaya en uzak yıldız ne kadar mesafede ise, oradan birinci kat semaya da o kadar mesafe vardır. Fenciler henüz birinci kat semayı keşfedemediler. Ne zaman bu Türkiye'nin büyüklüğü kadar ayna yaparlarsa, belki o zaman birinci kat semayı öğrenebilirler. Batıl bir görüş olan "sonsuz uzay boşluğu" iddialarının ne kadar yanlış olduğunu gözleri ile görürler.(Süleyman Hilmi Tunahan ) kuddise sirruh
Mucahid’e göre, “size er-geç alâmetlerini gösterecek siz de onları tanıyacaksınız” mealindeki ayetin ifadesi dünyaya bakar. Yani, asırlar boyunca hem göklerde hem de yerde bütün kâinat çapında; Kur’an’da bildirdiği hakikatlerin doğruluğunu gösteren, ona şahit olacak belgeler gösterecek ve siz de o doğruluk belgelerini anlayıp tanıyacaksınız(krş. Maverdî, ilgili ayetin tefsiri).
****
"Evet, Biz ileride onlara delillerimizi gerek dış dünyada, gerek kendi öz varlıklarında göstereceğiz; öyle ki Kur’ân’ın, tarafından gelen gerçeğin ta kendisi olduğu onlar tarafından da iyice anlaşılacak. Rabbinin her şeye şahit olması yetmez mi?”(Fussilet, 41/53).
****
" Allah bu şekilde onları yedi gök olmak üzere iki gün (merhale) de vücuda getirdi ve her gökte ona âit emri ( kanun ve görevi) bildirdi.." (Fussilet 41/42)
****
" Göklerde ve yeryüzünde nice deliller vardır ki onlar bu delillere aldırış etmeden üstlerinden basıp geçerler" (Yusuf 12/105)
****
" Göklerde ve yeryüzünde kimler varsa hepsi Ona aittir. Onun yanında bulunanlar ise Ona ibâdetten büyüklük taslayıp geri durmazlar ve yorulmazlar da. [Enbiyâ, 21/19.]
****
" Göklerde ve yerde hamd Onadır. Gündüzün sonunda ve öğle vaktine ulaştığınızda Allah'ı tesbih edin". [Rûm, 30/18.]
****
" Göklerde ve yeryüzünde kimler varsa hepsi Ondan ister. O (Allah) her gün (her an) bir yaratma işindedir"
[Rahman, 55/29.]
****
" Göklerde ve yeryüzünde olan canlılar ve melekler, onlar hepsi de büyüklük göstermeden Allah'a secde ederler"
(Nahl Suresi, 16/49)
****
" Allah yedi göğü ve yerden de bir o kadarını yaratmış olandır. Onun emri bütün bunlar arasında durmadan iner durur. Allah'ın bunları yaratıp emirler indirmesi Onun gerçekten her şeye gücü yettiğini ve bilgisiyle her şeyi kuşatmış olduğunu, bilmeniz içindir" [Talak, 65/12]
****
" Göklerin efendisi, içinde arş olan göktür. Yerlerin efendisi de bizim üzerinde bulunduğumuz yeryüzüdür"[ibn-i Abbas, Suyûtî, el-Dürr, VI/239.]
****
" .. Allah, Allah'ın melekleri, gökler halkı ve yerler halkı, hatta yuvasındaki karınca ve sudaki balıklar insanlığa hayrı öğreten (âlim)'e düa ederler".[Tirmizî, İlim, 19]
****
" Eğer Allah, gökler halkına ve yer halkına azap ederse haksız olarak azab etmez. Eğer onlara Allah merhametli davranırsa Onun bu rahmeti kendilerinin ibâdet ve iyi işlerinden daha üstün olur"
[İbn Mâce, Mukaddime, 10; Ahmed, Müsned, V/182; İbn Hıbban, Sahîh, N/55, No. 725.]
Sırf itaat içinde olan meleklerin cezayı gerektirecek bir davranışları bulunmaz. Bu yönden "gök ehli"ifadesi burada onların dışındaki canlılara yorumlanabilir. Peygamber (a.s) bir konuşmasında da göktekiler için "abd: kul" tâbirini kullanır. O; Allah'a bir övgü ve Peygamber'e gönderilen bir selâmın; "gökteki veya gökle yer arasındaki her kula erişeceği"ni söyler.[Buhârî, Ezan, 150; San'anî, U/199.]"Eğer gök halkı ve yeryüzü halkı bir mü'min kişinin kanına ortak olsalar Allah onların hepsini cehenneme atıp kapatır"[ Tırmizî, Dıyât, 8; Bağâvî, 11/508, No. 2601.]
***
"Hem Göklerde ne var, yerde ne varsa hepsi Allah'a secde eder, gerek Dâbbe (debelenen, ayakları üzerinde yerde yürüyen) kısmından olsun ve gerek Melâike(melekler), ve bunlar kibirlenmezler"
| Nahl Suresi, ayet 49
[Bu ayeti kerime, daha bir çok ayeti kerimeler gibi, gökte/semada/uzayda bir takım alemlerin/dünyaların olduğunu, bu alemlerde de meleklerin ve cinlerin dışında, insan cinsinden, ayakları ile arz üzerinde yürüyen canlıların olduğunu haber veriyor.]
***
"O Göklerin ve Yerin yaradılışı ve onlarda ürettiği her dabbenin(ayakları üzerinde yürüyen, melek ve cin harici varlıkların/insanların) üretilişi de onun âyâtındandır/ayetlerindendir ve o dileyeceği zaman onları(bütün alemlerdeki insanları bir araya) toplamağa da kadirdir."
| Şura Suresi, 29. ayet-i kerime
***
Kur'an'da DABBE
"Allah her dabbeyi/hayvanı/cismani hayat sahibini bir sudan yarattı. Öyle iken kimi karnı üzerinde yürür, kimi iki ayak üstünde yürür, kimi de dört ayak üstünde yürür. Allah, dilediğini yaratır. Şüphesiz ki Allah, her şeye gücü yetendir."
| Nur Suresi, ayet 45
***
"Furkan'ı (Kur'an-ı Kerim'i) alemlere(üzerinde hayat ve dinden mükellef insanlar bulunan bütün gezegenlere) bir uyarıcı olsun diye, kuluna (Hz. Muhammed Mustafa s.a.v'e) indiren (Allah) ne yücedir!"
| Furkan Suresi, ayet 1
***
"İşte o peygamberler, Allah'ın kendilerini doğru yola eriştirdiği kimselerdir. Sen de onların gittiği yoldan yürü! De ki: «Ben buna karşılık sizden bir ücret istemiyorum. O Kur'an sadece alemleri (üzerinde hayat bulunan ve iman-küfür, itaat-isyan arasında tercih hakkı verilmiş insanlar bulunan, dünyamız benzeri diğer gezegenleri) irşad için ilahi bir hatıradır.»
| En'am suresi, ayet 90
Bir Makale:
Mars'ta başka insan ırkları var ve bunların nüfusu toplamda milyarları buluyor. Dünyamıza zarar vermek isteseler, buraya kadar gelmeleri bile gerekmiyor. Bu gerçeği NASA'nın en saygın astronotları arasında yer alan ve Ay'da yürüyen altıncı kişi olan Edgar Mitchell de doğruladı ve "Bize zarar vermek isteseler, mahvolmuştuk." dedi. Aramızda o kadar büyük teknoloji farkı var ki, onlar güneş ışınlarını güçlendirerek gezegenimize gönderebilecek ve dünyayı cayır cayır yakabilecek silahlara çoktan sahipler. Biz de HAARP'ı aklımız almıyor diye tartışıp duruyoruz.
İngiliz polisin gördüğü cübbeli, takkeli, sakallı, iyi niyetli ve müslüman uzaylılar.
Göremiyorsanız buraya tıklayın
http://spaceexplorertv.web.tv/embed/f4m6xpocqpg
Hatırlarsınız iki sene kadar önce "NASA büyük bir baskı altında. Önümüzdeki aylarda ve yıllarda üst üste şok açıklamalar yapacak. Uzayda hayat olabileceğine dair bulgular açıklayacak. Onlarca yıl önce öğrendiği ve bildiği bazı şeyleri yeni bulmuşlar gibi dünya insanlığına duyuracak" demiştik ve her geçen gün bunda isabet ettiğimiz görülüyor. Ama görünen o ki NASA yine de sonuna kadar direnecek, kazanabildiği kadar vakit kazanacak; bir gün uzayda hayat olduğu, uzaylıların da insan oldukları, teknolojide çok üstün oldukları, onlar için en kötüsü de bu diğer uzaylı insan ırklarının çoğunun Müslüman olduğu ve ellerindeki Kur'an'a tabi oldukları, gayet medeni insanlar oldukları, bu yüzden korkunç teknoloji üstünlüğüne rağmen bize zarar vermedikleri, dünyamızı sömürmedikleri dünya insanlığına duyurulacaksa bunu da NASA kendisi yapmak isteyecek.
Bu nedenle A, B, C hatta D planlarını hazır tutarak hareket ediyor. Ama boşuna çırpınıyor... İngiltere başbakanıWinston Churchill bile havada uçuşup duran uçan dairelerin başka bir gezegene ve çok ileri bir teknolojiye sahip bir medeniyete ait olduklarını anladığında "En az 50 yıl uçan daireler gizlenecek. Bu hususla ilgili kararı o zamanın başbakanı verecek. Biz şimdi bu gerçeği halka açıklarsak, İngiliz halkının kiliseye olan bağlılığı yok olur." şeklinde emirler vermişti ve bu yazılı emirleri İngiliz hükümeti tarafından birkaç yıl önce kamuya açılanresmi vesikalar arasında görmemiz mümkün olmuştu.
Şimdilerde biraz daha rahatlar batılılar, zira Vatikan'la uzun uzun konuşup, ellerindeki kesin delilleri gösterip, uzaylıların varlığını bir güzel izah ettiler onlara. Sonra Vatikan'dan "Başka dünyalarda başka canlılar olabilir. Bunu kabullenmek inançlarımıza zarar vermez." mealinde açıklamalar yapıldı. İyi ama o başka gezegenlerin insanları hep müslüman ise ve binlerce senedir çok mükemmel medeniyetler kurmuşlar, adaleti, sosyal adaleti, huzuru, güvenliği sağlamışlar ise ve bunu inançları sayesinde yapabilmişler ise, o zaman ne olacağı, Hristiyanlık inancının nereye konulacağı, zarar görüp görmeyeceği Vatikan'a sorulmalıdır?
Bakalım Mars'a araç gönderecek olan Birleşik Arap Emirlikleri'ni susturabilecek mi NASA? Ya da sadece 75 milyon dolara ve ilk denemede başarılı olarak Mars'a uydu gönderen Hindistan, gördüğü gerçekleri anlatmak isterse ne kadar daha susturabilecek? Çin'in Ay'a gönderdiği Yeşim Tavşan isimli robotu öyle enteresan görüntüler gönderdi ki biraz daha göndermeye devam etse idi, NASA'nın kırk yıldır neden bir kez sefer bile Ay'a insanlı uçuş yapamadığı iyice anlaşılacak, oradaki başka insan ırkları ve akıl almaz teknolojileri görülecek ve dünyamızda anında bir kırılma noktası oluşacak, dini, kültürel, ekonomik, askeri ve siyasi kabullenişlerde bir anda köklü değişiklikler olacaktı. Ne var ki Çin de NASA'nın taktiğini uyguladı ve "Yeşim tavşan ile iletişimimiz koptu"dedi. Dikkat ettiniz mi kuyruklu yıldızı bile yakaladı Avrupa Uzay Ajansı ve her şey tıkır tıkır giderken yıldızın üzerine konma sırasında bir tek hata(!) oluverdi de iletişim kopuverdi. "Şaşırmadık. Bekliyorduk" diye yazdık o zaman da... Yine de Çuri kuyruklu yıldızının üzerindeki doğal olmayan yapıların ve yıldızın etrafında gezinen çok ileri teknoloji bir uzay aracının yer aldığı video görüntülerin internete sızmasına da mani olamadı Avrupa Uzay Ajansı..
Bakalım NASA'dan önce "Diğer gezegenlerde hayat var ve bunu 20 sene içinde ispat edeceğiz" diyen Rus gök bilimcilerin bu çıkışının NASA'nın "Uzayda hayat olduğunu 20 sene içinde kesin olarak öğreneceğiz"çıkışına neden olduğunu, ülkemizde sadece ikinci açıklamanın yani NASA'nın açıklamasının duyurulduğunu, zaten onlarca yıldır hep NASA'dan daha başarılı uzay çalışmaları yapan Ruslara rağmen bizim içimizdeki İsrail'in basını sayesinde hep uyutulduğumuzu, ülkemizden/milletimizden ne kadar daha gizleyebilecek Siyonist uluslar arası terör yapılanması ve içimizdeki İsrail'in medyası...
Dünya genelinde, çeşitli ülkelerdeki çok önde gelen siyasetçilerin, bilim adamlarının bile hızla İslam'ı seçmek zorunda kaldığı bir ortamda, NASA ve NASA'yı yöneten Siyonizm, dünya insanlığını ne kadar daha mışıl mışıl uyutabilecek. Üstelik böyle bir teknoloji ve iletişim çağında? NASA'nın asıl sahiplerinin bir başka kuruluşu olan Facebook, binlerce sayfanın paylaşımlarını bile fark edilmeden sansürlemeye devam etse bile, bu insanlık artık bu gerçekleri öğrenecek.
Son olarak, NASA'nın "Bizim desteğimiz olmadan..." şeklindeki bu açıklaması tamamen art niyetli bir açıklama. Dünya öyle bir halde ki, o kadar çok yetişmiş insan ve hazırda duran imkan var ki, yeterli paranız olsun, Mars'a da sorunsuz gidebilirsiniz ki hukuk dışı engeller ya da kaza görünümlü suikastlarla engeller çıkartılmadıkça özel sektör gidecek. Hindistan sadece 75 milyon dolara uzay aracı yapıp ilk denemede Mars yörüngesine yerleştirmeyi başardı. Ama NASA 50 yıl sonra bile Ay'a bir daha insanlı uçuş yapma cesaretini gösteremedi. Mesele teknoloji meselesi değil, mesele siyasi ve dini bir mesele. Endişe ettikleri şey de bu, burnumuzun dibindeki Ay'da bile başka insan ırkları var ve korkunç bir teknolojik üstünlüğe sahipler ve Müslümanlar. Atmosfere girerken yanarak patladığı iddia edilen Colombia uzay mekiğinin, aslında henüz atmosfer dışında iken ufolar tarafından vurulduğunu, vurulup ağır yara aldıktan sonra irtifa kaybederek atmosfere istem dışı girdiğini gösteren videoları Youtube'da bile bulmanız mümkün. Youtube kanalımızda ve bu SpaceExplorer.TV sitemizde yıllardır sarsıcı bir çok gerçeği kanıtları ile paylaştık.
Siyonistlerin Hollywood'unun kasti olarak oluşturduğu yaygın kanının aksine, uzaylılar yeşil, acayip bozuk şekilli, canavar gibi, sülük gibi varlıklar değiller. Onlar da bizim gibi insanlar ve Mars'a da uzaya da bunların Müslüman olanları hakimler. Asıl mesele de bu...
Bu nedenle A, B, C hatta D planlarını hazır tutarak hareket ediyor. Ama boşuna çırpınıyor... İngiltere başbakanıWinston Churchill bile havada uçuşup duran uçan dairelerin başka bir gezegene ve çok ileri bir teknolojiye sahip bir medeniyete ait olduklarını anladığında "En az 50 yıl uçan daireler gizlenecek. Bu hususla ilgili kararı o zamanın başbakanı verecek. Biz şimdi bu gerçeği halka açıklarsak, İngiliz halkının kiliseye olan bağlılığı yok olur." şeklinde emirler vermişti ve bu yazılı emirleri İngiliz hükümeti tarafından birkaç yıl önce kamuya açılanresmi vesikalar arasında görmemiz mümkün olmuştu.
Şimdilerde biraz daha rahatlar batılılar, zira Vatikan'la uzun uzun konuşup, ellerindeki kesin delilleri gösterip, uzaylıların varlığını bir güzel izah ettiler onlara. Sonra Vatikan'dan "Başka dünyalarda başka canlılar olabilir. Bunu kabullenmek inançlarımıza zarar vermez." mealinde açıklamalar yapıldı. İyi ama o başka gezegenlerin insanları hep müslüman ise ve binlerce senedir çok mükemmel medeniyetler kurmuşlar, adaleti, sosyal adaleti, huzuru, güvenliği sağlamışlar ise ve bunu inançları sayesinde yapabilmişler ise, o zaman ne olacağı, Hristiyanlık inancının nereye konulacağı, zarar görüp görmeyeceği Vatikan'a sorulmalıdır?
Bakalım Mars'a araç gönderecek olan Birleşik Arap Emirlikleri'ni susturabilecek mi NASA? Ya da sadece 75 milyon dolara ve ilk denemede başarılı olarak Mars'a uydu gönderen Hindistan, gördüğü gerçekleri anlatmak isterse ne kadar daha susturabilecek? Çin'in Ay'a gönderdiği Yeşim Tavşan isimli robotu öyle enteresan görüntüler gönderdi ki biraz daha göndermeye devam etse idi, NASA'nın kırk yıldır neden bir kez sefer bile Ay'a insanlı uçuş yapamadığı iyice anlaşılacak, oradaki başka insan ırkları ve akıl almaz teknolojileri görülecek ve dünyamızda anında bir kırılma noktası oluşacak, dini, kültürel, ekonomik, askeri ve siyasi kabullenişlerde bir anda köklü değişiklikler olacaktı. Ne var ki Çin de NASA'nın taktiğini uyguladı ve "Yeşim tavşan ile iletişimimiz koptu"dedi. Dikkat ettiniz mi kuyruklu yıldızı bile yakaladı Avrupa Uzay Ajansı ve her şey tıkır tıkır giderken yıldızın üzerine konma sırasında bir tek hata(!) oluverdi de iletişim kopuverdi. "Şaşırmadık. Bekliyorduk" diye yazdık o zaman da... Yine de Çuri kuyruklu yıldızının üzerindeki doğal olmayan yapıların ve yıldızın etrafında gezinen çok ileri teknoloji bir uzay aracının yer aldığı video görüntülerin internete sızmasına da mani olamadı Avrupa Uzay Ajansı..
Bakalım NASA'dan önce "Diğer gezegenlerde hayat var ve bunu 20 sene içinde ispat edeceğiz" diyen Rus gök bilimcilerin bu çıkışının NASA'nın "Uzayda hayat olduğunu 20 sene içinde kesin olarak öğreneceğiz"çıkışına neden olduğunu, ülkemizde sadece ikinci açıklamanın yani NASA'nın açıklamasının duyurulduğunu, zaten onlarca yıldır hep NASA'dan daha başarılı uzay çalışmaları yapan Ruslara rağmen bizim içimizdeki İsrail'in basını sayesinde hep uyutulduğumuzu, ülkemizden/milletimizden ne kadar daha gizleyebilecek Siyonist uluslar arası terör yapılanması ve içimizdeki İsrail'in medyası...
Dünya genelinde, çeşitli ülkelerdeki çok önde gelen siyasetçilerin, bilim adamlarının bile hızla İslam'ı seçmek zorunda kaldığı bir ortamda, NASA ve NASA'yı yöneten Siyonizm, dünya insanlığını ne kadar daha mışıl mışıl uyutabilecek. Üstelik böyle bir teknoloji ve iletişim çağında? NASA'nın asıl sahiplerinin bir başka kuruluşu olan Facebook, binlerce sayfanın paylaşımlarını bile fark edilmeden sansürlemeye devam etse bile, bu insanlık artık bu gerçekleri öğrenecek.
Son olarak, NASA'nın "Bizim desteğimiz olmadan..." şeklindeki bu açıklaması tamamen art niyetli bir açıklama. Dünya öyle bir halde ki, o kadar çok yetişmiş insan ve hazırda duran imkan var ki, yeterli paranız olsun, Mars'a da sorunsuz gidebilirsiniz ki hukuk dışı engeller ya da kaza görünümlü suikastlarla engeller çıkartılmadıkça özel sektör gidecek. Hindistan sadece 75 milyon dolara uzay aracı yapıp ilk denemede Mars yörüngesine yerleştirmeyi başardı. Ama NASA 50 yıl sonra bile Ay'a bir daha insanlı uçuş yapma cesaretini gösteremedi. Mesele teknoloji meselesi değil, mesele siyasi ve dini bir mesele. Endişe ettikleri şey de bu, burnumuzun dibindeki Ay'da bile başka insan ırkları var ve korkunç bir teknolojik üstünlüğe sahipler ve Müslümanlar. Atmosfere girerken yanarak patladığı iddia edilen Colombia uzay mekiğinin, aslında henüz atmosfer dışında iken ufolar tarafından vurulduğunu, vurulup ağır yara aldıktan sonra irtifa kaybederek atmosfere istem dışı girdiğini gösteren videoları Youtube'da bile bulmanız mümkün. Youtube kanalımızda ve bu SpaceExplorer.TV sitemizde yıllardır sarsıcı bir çok gerçeği kanıtları ile paylaştık.
Siyonistlerin Hollywood'unun kasti olarak oluşturduğu yaygın kanının aksine, uzaylılar yeşil, acayip bozuk şekilli, canavar gibi, sülük gibi varlıklar değiller. Onlar da bizim gibi insanlar ve Mars'a da uzaya da bunların Müslüman olanları hakimler. Asıl mesele de bu...
0 yorum:
Yorum Gönder